Rosacea' yla ilgili o kadar çok mail, mesaj ve yorum alıyorum ki uzun zamandır bahsetmediğim bu konu ile ilgili yaklaşık beş senede yaşadıklarımı ve öğrendiklerimi toparlayan bir yazı yazmak istedim.
Başlamadan şu uyarıyı yapmak istedim : rosacea' nın birçok çeşidi var ve benimkisi başlama tarihi itibariyle biraz farklı. Bana iyi gelenler size iyi gelmeyebilir. Mutlaka doktorunuzun tavsiyelerini dinleyin.
Başlangıç :
Benim rosacea' nın başlangıcı ilk olarak hamileliğimin 8. haftasına denk geliyor. Birden çıkan sivilce benzeri şeyler ve hafif kızarıkla başladı. İlk gittiğim doktor tanısını akne rosacea şeklinde koydu. Sonra bir sürü doktor değiştirsem de tanıları hep aynı kaldı.
Atak dönemi :
Hamileliğim süresince sadece dışarıdan sürülen birkaç kremle idare ettim, hiçbiri tam anlamıyla çare olmadı. Gerçi doğuma kadar çok çok kötü durumda değildi.
Doğumdan sonra emzirme dönemiyle beraber yavaş yavaş gerçekten kötü bir hal almaya başladı. Kızım bir yaşını geçtikten sonra cildim alev alev yanan bir ateş topuna döndü. Önce kaşıntıyla başlayıp sonra tüm yanaklarımı kaplayan büyük ve acılı sivilce benzeri şeyler çıkmaya başladı. Bu sefer de emzirdiğim için ilaç alamadım ve bu şekilde birkaç ay daha geçti. O dönem dışarı bile çıkmak istemiyordum, devamlı yüzümde yanma hissi ve yastığa değdiğinde bile acıyan yanaklarım sebebiyle sanırım bunalımdaydım. Emziriyordum ama sütümün de azaldığını hissediyordum.
Artık son gittiğim doktor cildin bu kadar uzun zaman atak döneminde kalmasının kalıcı hasarlar bırakabileceğini söylemesi sebebiyle önce yavaş yavaş emzirmeyi bıraktım (zaten o dönemki psikolojimden oldukça azaldığı için zor olmadı), sonra da ilk olarak antibakteriyel bir ilaç, o işe yaramayınca antibiyotik tedavisine başladım.
Antibiyotik iyi geldi ama sonrasında altışar ay arayla iki kere daha atak yaşadım ve yine ikişer kutu antibiyotik içtim. (Bu kadar antibiyotiğin uzun vadeli vücuda verdiği zararları da ileride göreceğim sanırım)
Kontrol dönemi :
Gittiğim doktorlarda hep aynı antibiyotik tedavisi karşıma çıktığından artık bunalmıştım. Hangi doktora gitsem benim durumum için tek tedavinin bu olduğunu söylüyorlardı. (Eğer kılcal damarlar cilde yakın olsaymış lazer de uygulanabilirmiş, ama bende durum öyle değildi)
Sonra yakın bir eczacı tanıdığımız uzun zamandır ilaç hazırlamamasına rağmen benim durumumu görünce dayanamadı ve bana bir ilaç hazırladı. (Bildiğim kadarıyla akne tedavisinde kullanılan bir ilaç) Sadece geceleri sivilcemsi şeylerin üzerine sürüp yattım ve sabah kalktığımda da yine akne tedavisinde kullanılan tonikle o bölgeyi silerek temizledim. Yavaş yavaş iyi gelmeye başladı bu tedavi. Ama bir anda geçirmedi.
Arada çıkan sivilceleri bu şekilde kontrol altına aldım. Yine çok stres altındaysam, çok yorulduysam (mesela geçen sene çalışırken aşırı yoğun olduğum dönemde) yine küçük çaplı bir atak dönemi yaşadım. Bu sefer yanaklarımda değil burnumun üzerinde çıktılar. Bir süre sonra da sinüzitle uğraşmaya başladım. Sinüzit ve burun üzerindeki rosacea' nın beraberliği pek de tesadüf olmadı bence. Bu durumla beraber içten gelen durumların rosacea yı tetiklediğini de düşünmeye başladım.
Şu an :
Hala burnumun üzerinde ve çenemde zaman zaman acıyan sivilcemsi şeyler çıkıyor ama kullandığım ürünlerle kontrol altına alabildiğimi düşünüyorum. Kızarıklık aşırı durumda değil. Zaten hep cildimin özelliği olan "kırmızı yanak" halim devam ediyor ama yüzümün diğer bölgelerinde sorun pek yok. Kuruluğa henüz bir çare bulamadım. Kiehl' s ın serumunu gece yatmadan önce kullanıyorum, gündüz nemlendirebilmek için (içinde üre olduğu için cilt doktorlarının pek sevmemesine rağmen) excipial lipo ya ihtiyaç duyabiliyorum.
Öneriler :
Bu öneriler beş senede benim araştırdıklarımı, öğrendiklerimi ve sağolsun beni okuyan insanların üşenmeden sayfalarca maillerinde yazdıklarını çok kısa olarak içermekte.
- Benim arada sırada aldığım biotin takviyesi mantıklı bir öneri bence. Hem saç, hem cilt hem de tırnaklar için çok faydalı. Özellikle doğum kontrol hapı kullananların cilt lekelenmelerini engellemek için almaları iyi olurmuş, bu bir eczacının önerisiydi.
- Cilt hastalıklarında ilk akla gelen organ çoğu zaman karaciğer oluyor. Karaciğer enzimlerine bir baktırmak iyi olabilir.
- Aynı şekilde midedeki helicobakter pylori de rosacea ya sebep olabiliyormuş. Bu daha çok takip ettiğim yabancı rosacea forumlarında bahsedilen bir bilgi bu.
- Beslenme de rosacea sebeplerinden biri olarak gösteriliyor. Bende bir sebep olarak karşıma çıkmasa da çoğunlukla baharatlı, acılı ve sıcak yemeklerin sebep olabileceği söyleniyor.
- Vücuttaki yararlı bakterileri arttırmak da bir öneri olabilir. Bunun için probiotik alımı gerekli.
- Ve son olarak laktoz intoleransı. Yani inek sütü içeren tün besinlere karşı vücudun tepki vermesi, bu da sebeplerden biriymiş. İnek sütü ve süt ürünlerini tamamen diyetinden çıkardıktan sonra rosacea yı atlattığını söyleyen bir mail vardı. Ben de oldukça azalttım diyebilirim bu mailden sonra.
Başta yazdığım gibi bu yazdıklarımın bazıları iyi gelebilir, bazıları iyi gelmeyebilir. Tamamen benim tecrübelerimi içeriyor. Eğer böyle bir rahatsızlığınız varsa tedavinizi aksatmayın. Önerilerimi deneyebilirsiniz.
Ama en önemlisi bu hastalığını büyük kısmının psikolojik olduğunu unutmayın. Biliyorum bir süre sonra kısır döngüye giriyor : durum kötüleştikçe psikoloji bozuluyor, psikoloji bozuldukça da bu sefer daha daha kötüleşiyor.
Doktorların "kronik hastalık bu, geçmez" sözüne çok da bakmayın, azaltılabileceğine inanın.
Evet yüzünüze, her gün aynada gördüğünüze bu duruma bakmak kötü ama tek hastalığınız buysa şükredin, gerçekten çaresiz hastalıklarla boğuşan bir sürü insan var.
Merhaba Laçin Hn, benim rosacea atağım yazınızda anlattığınız ile birebir örtüşüyor. Benim hastalığım ilk olarak 2007 yılında başladı. Doktor gittiğim spor salonundaki saunanın tetiklemiş olabileceğini söyledi. Gerçekten de saunada biraz fazla kalıyordum bu nedenle bana da mantıklı geldi. İmex, azalderm gibi birçok ilaç ve la roche posay gibi birçok dermokozmetik ürün denedim ama antibiyotikten başka çözümü de yok maalesef. En son hamilelik döneminde atak geçirdim. Bunun sebebini de moral bozukluğuna bağlıyorum. Çünki o dönemde hayat pek yolunda gitmiyordu. 9 ay hamilelik ve 18 ay emzirme boyunca aynaya bakılacak durumda değildi yüzüm. Gittiğim doktor gülsuyu, gliserin, borik asit içerikli bir solüsyon yazmıştı. O birazcık ferahlamasını sağlıyordu ama genel çözüm yine antibiyotik tedavisinde buldum. Bir de roza jel i yıllardır yanımdan eksik etmiyorum. Dediğim gibi benimde çok kötü durumda idi fakat şuan hiçbir iz veya kızarıklık yok. Bu sebeple rosacea yla mücadele eden arkadaşlar ümitsizliğe kapılmasınlar derim. Teşekkürler.
YanıtlaSilMerhaba,
YanıtlaSilDün laçinle birazinst.dan konuşma fırsatı buldum, sağolsun verdiği bilgiler çok değerli, bende 5 ay öncer tanıştım bu hastalıkla ve bu gün 5.dermatoğum olacak olan agop bey'e gideceğim. korkuyrum, şu anda yüzümde ara ara alevlenen ve şiddetli yanmalarla devam eden ataklarım var, pembeleşme ve burnumun kenarında hiç geçmeyen kızartılar, aslında düşündüğümde geçtiğimiz yıl sinyallaeri veriyordu yüzüm, yavaç yavaç makyajı kabul etmedi nedensiz kızartılarm ve ateş basmaları oluyordu, hep grip olacağımı ve soğuk aldığımı düşündürdü bana, nedensiz ateşim çıktığını sanıyordum ve sürekli kan testi yaptırmıştım. yaşım 33, ve moralim çok düşük, istiyorum ki madem bu hastalıık bizimle artık ömrümüzün sonuna kadar o halde bununla yaşamayı öğrenmeliyiz, ama atak dönemlerimde beni anti sosyal yapmayacak ve işimden alı koymayacak çözümler bulmalıyım. bazen bilgisayar başında oturduğumda yüzüm çok yanıyor ve dayanılmaz hale gelebiliyor. Kalkıp gitmek istiyorum ve konstantre olamıyorum,
Tedavi sürecimin başlarındayım, inşallah sizler gibi kontrol altına almayı bende başarırım,
Allah yar ve yardımcımız olsun...
Sevgiler,Sezen
Merhaba,
YanıtlaSilRosacea hastalığım var. Isispharma'nın rosacea için olan ürünlerinden çok memnun kaldım. Yaklaşık on yıldır denemediğim ürün kalmadı. Ayrıca aynısafa çiçeği (calendula) sabunu kullanıyorum ve ondan da çok memnunum. Sevgiler
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilmerhaba lacin hanim ben de rozasea hastasiyim ve cikma sebebi ve atak donemlerimiz ayni benimde ilk hamilelikle basladi ve dogum sonrasi atak donemiyle ilerledi suan iki yanagim da yogun kizariklik var emzirme donemim devam ettigi icin krem disinda ilsc kullanamadim kullandigim dermokozmetikler kizarikliga hep gecici olarak iyi geldi sizde kizarikliga kalica olarak etki eden urun neydi ayrica bugun mecburen lazere baslicam cok gonulli olmasamda mecburum bu konuda bi oneriniz var mi
YanıtlaSilBenim sanırım ikinci aşamaya geçti rosacea,artık kızarıklık olmuyor acılı sivilcelerle uğraşıyorum. Kullandığınız ürünlere çok dikkat edin. Birçok dermokozetik markasının kızarıklık önleyici ürünleri var. Bioderma' nın sensibio serisini kullanmıştım hala da h20 temizleme suyunu kullanıyorum.
Silmerhaba öncelikle 35 yasındayım ankara da ıkamet edıyorum yaklasık 2013 den berı roza ıle mucadele edıyorum beyaz tenlıyım malesef.bır cok ılac kullandım ama atak donemlerınde yuzumde alnımda benım brun ve yanak ta yok kıarıklık var gecmeyen yaglı bır cıldım var ozellıkle yazın artıyor son amanda akne cogaldı ankara da ozel ve cok ıyı doktorum gıdıyorum bana en son roaccutane 10 mg kullanıyorum 25 gun oldu gece de ımex krem gunduz de anthelıos ama bılmem faydası olur mu sız daha cok tecrubelısınız bana onerecgınız bır seyle varmı bu hastalıkdan kurtulabılımıyım.gercekten bazen sosyal zorluklar yasıyorum umarım kurtulurum :(
YanıtlaSilarkadaslar ben yurd disinda yasiyorum ve hastalikla mucadele ediyorum,özlellikle kizariklar icin icinde serum etkisini yapan ve ayni zamanda icinde gunes koruyucusu bulunan kapatacilar var,özellikle rosecea hastalari icin hazirlanmis,bence ondan baska kozmetik urunleri kullanmayim,bu kozmetik ismini admin izin verirse yayinlarim
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilMerhaba Laçin uzun zamandır blogunun takipçisiyim ama yazmak bugün nasip oldu.
YanıtlaSilYaklaşık 8 yıl önce bana da roza teşhisi konuldu.Açıkçası uzun süre bu hastalığı kabullenemedim.Cildimin bebek gibi oluşu nedeniyle hep övgü alan ben yüzümdeki kızarıklık ve pütürcükleri gördükçe çıldırır oldum. İlaçların yanı sıra Çinko oksit gibi yardımcı elemanlara da baş vurdum ama sadece kabarcıklar sakinleşiyor tabi oda dönemsel.Özellikle yaz aylarında güneşe bağlı olarak daha da belirgineşiyor. Yıllarca denemediğim şey kalmadı. Geçen haftaya kadar.Açıkçası ben aromaterapi yağlarını denemeyi çok seviyorum.Doa kozmetikten sea butter ve hindistan cevizi yağı alırım düzenli olarak. Hanidir pirinç kepeği yağını denemek istiyordum kırışıklıklar için. Geçen hafta aldım.Bir haftadır kullanıyorum geceleri.
Laçin kırışıklıklarım azaldı mı bilmiyorum bildiğim tek şey .Yüzümdeki roza kabarcıkları hiç yatışmadığı kadar yatıştı.Cildim yeniden pürüzsüz görünüyor ama tabi yıllar önceki kadar değil.Kızarıklıklar da çok azaldı. Gerçekten çok mutluyum. Bunu seninle paylaşmak istedim. Pirinç kepeği yağının fiyatı çok ucuz. Lütfen bir şişe alıp dene.Eğer bendeki sonuçlara ulaşırsan lütfen roza hastalığı olan diğer arkadaşlar için bir post hazırla.Çünkü bu hastalık bir kadın için çok korkunç. Sosyal hayatı olumsuz yönde etkileyen bir hastalık umarım bende etkili olduğu kadar sende de etkili olur pirinç kepeği yağı. Güzel haberlerini bekliyorum .Hoşçakal