Bordoyla Barış

Senelerdir her kış sezonu ürünleri mağazalarda yerini aldığında o bordoları görünce beni afakanlar basar. Önlerinden transit geçerim, elime bile almam. Sebebi yedi sene boyunca her sabah kalkıp aynı kötü bordo çorabı giymek zorunda kalmamdı.

Bizim zamanımızda ilkokuldan sonra sınavlara girer, kazanırsak anadolu-fen lisesi veya kolej tercih ederdik. (hey gidi günler!) Ben de çocukluğumdan beri matematiği çok sevdiğim için anadolu lisesinde okumuştum ortaokul+liseyi.

 

O zamanlar müdür-müdür yardımcıları fena despottu, farklı renk çorap zinhar yasaktı. Hatta siyah ve bordo dışında lastik toka taktığımız zaman onun saçımızdan çekilip alınmasına da katlanmak zorundaydık. Düğmeler boğaza kadar ilikli, o kötü bordo fular da boğar gibi düğümlenmeliydi.

Lisenin artık son yıllarında son yazdığım kurallar azıcık esnemişti; başka renk toka takabiliyorduk, fular yerine kravat takmak daha iyiydi. Ama o bordo çorap, işte o hiç esneyemeyecek katı kuraldı.

Yapı olarak çok isyankar biri olmasam da o deli ergen dönemin verdiği hallerle nefret etmiştim okulun üniforma renklerinden. Senelerce dolabıma bordo olarak bir şey sokmamaya çalıştım.

 

Üzerinden bu kadar çok sene geçtikten sonra artık dedim ki barış yapalım şu renkle. Barışmamızın şerefinedir bu fotoğraflar :))

elbise-Mango outlet / çorap-penti / ayakkabı-charles&keith / çanta-stradivarius / pardesü-vero moda