Dün
Biluncum' la İstanbul Moda Akademisi' nin tanıtım günündeydik. Biraz geç kalsak da seminere yetiştik. Başta bir video gösterimi vardı, İMA öğrencileri ve mezunları aldıkları eğitimi anlattılar. Aynı şekilde eğitimciler de genel olarak eğitimleri hakkında bilgi verdiler.
Sonra Dice Kayek markasının yaratıcılarından Ece Ege bir konuşma yapıp soruları yanıtladı, konuşmasından kısa kısa notlar aldım:
- İşin tekniğini bilmiyorsanız ne kadar kreatif olursanız olun kendinizi anlatabilmeniz çok zor
- Burada eğitim görürken staj yapma imkanınız oluyor, ki bu çevre edinmek açısından çok önemli. Kendi işinizi kursanız bile çevre şart.
- Moda yönetimi/fashion management Türkiye' de açığı olan bir dal, bunun için illa tasarım kökenli olmanız gerekmiyor ama moda görüşünüzün olması gerekiyor.
Seminer bittikten sonra herkesi ilgilendiği bölüme göre ayrı odalara aldılar. Bunlar tam zamanlı/yarı zamanlı diye de ayrılıyor. Odalarda da eğitimin içeriği anlatıldı.
Genel olarak ikisi
Moda Portfolyosu Hazırlık Programı (biri 3 aylık-Nisan' da başlıyor, diğeri 9 aylık-Ekim' de başlıyor) olmak üzere beş ayrı eğitim programları var. Bilgi için
buraya bakabilirsiniz. Eğer 2 yıllık olan
Moda Tasarımı ve Teknolojisi Sertifika Programını almak istiyorsanız ve daha önce bu konuda eğitim almadıysanız
Moda Portfolyosu Hazırlık Programı denilen eğitimi alıp portfolyonuzu hazırlamalısınız. Yani aslında iki aşamalı bir eğitim var.
Veya 1 yıllık
Sanat ve Tasarım Hazırlık Programını sıfırdan alabilirsiniz, onda portfolyo şartı yok. Bu arada 1 ve 2 yıllık programlarda İngilizce dersler de olduğu için belli bir İngilizce seviyesi istiyorlar.
Bir de İstanbul Moda Akademisi, İngiltere' nin ünlü moda okulu
London College of Fashion tarafından akredite edilen tek Türk Moda Okulu olma özelliğini taşıyor.
İMA Tanıtım günlerine gelenlerin büyük kısmı 18 yaş ve altı lise öğrencileriydi. Çoğu ne yapacağını bilmez şekilde ve bu eğitimin değerinin henüz farkında değiller. Bizim yaşlardakiler ve daha büyükler (çok azlardı) ise çok daha dikkatlilerdi. Benim bu tanıtıma gitme sebebim tamamen meraktı bir de belki kendimi geliştirmem için bir eğitim alabilir miyim diye araştırmaya gitmiştim. Ama fiyatlar benim için çok pahalı maalesef.
Ece Ege' nin konuşmasında şunu farkettim ki benim yapmaya çalıştığım şey aslında minik boyutta bir moda endüstrisi. Tek farkı her şeyi tek başıma yapmaya çalışıyor olmam. Yine de moda endüstrisini, tasarım ve üretim sürecini yaşayarak biraz da olsa anlamışım. Gerçi daha kırk değil yüz fırın ekmek yemem gerekiyor. Yine de semineri dinlemenin bile bana çok şey kattığını düşünüyorum.